21. yüzyılda teknoloji, beraberinde pedagoji ve içerik o kadar hızlı gelişiyor ve değişiyor ki. Bugün Twitter, Instagram, Facebook’dan sözediyoruz, yarın kim bilir hangi teknolojileri kullanacak çocuklarımız? Yarınlara onları hazırlamak için sadece dijital vatandaş değil “dünya vatandaşı” yetiştirmeliyiz
diyor sevgili Pınar Kadıoğlu ;
Robert Kolejinde eğitim teknolojisi uzmanı olan Pınar Hanım, geliştirdikleri DİJİTAL VATANDAŞLIK sosyal sorumluk projesiyle , sürecin içerisine eğitimcileri, öğrencileri ve velileri dahil etmiş durumdalar..
Dijital içerikleri çocuklarımıza yasaklamak, men etmek yada kontrolsüz bırakmak, yapılacak büyük hatalardan bazıları.
”Dijital Vatandaşlık” eğitimin müfredatının içerisin de olması ,interneti bireyin doğru kullanmasına, tehlikelerden korunmasına, sorun olmadan sorun oluşacak faktörlerin öğretilmesi temel amaç olması yönünde çalışmalar gerçekleştirilmesi çok ama çok önemli ..
Değerli hocamıza biz de bu konu ile ilgili sorularımızı yöneltmiş olduk;
Dijital eğitimci nasıl olunur?
Günümüzde eğitimcilerin sınıftaki rolu de değişiyor. Geleneksel öğretmen modeli yerine öğrenme koçluğu ön plana çıkıyor. Spor müsabakalarında nasıl koçlar sahaya çıkmayıp sporcuları organize ediyor yönlendiriyorsa yeni nesil öğretmen modelinde de öğretmenler teknoloji araçlarını kullanarak öğrencilerini organize edecek, derse hazırlayacak , değerlendirecek ve öğrencilerin öğrenmelerine destek olacak.
Milli Eğitimin bu konudaki destekleri nedir?
Milli Eğitim Bakanlığı Google ve İnternet Geliştirme Kurulu ile beraber Keşf@ Bilinçli İnternet Hareketi Projesi yaptı. Proje kapsamında
öğrencilerin internet ile ilgili temel kavramları öğrenmeleri, internet ortamında bilgiye daha etkin bir şekilde erişebilmeleri, çevrim içiyken güvenli ve etik davranışlar geliştirmeleri konusunda farkındalık yaratmak amaçlanmıştır. Projenin nihai amacı, öğrencilerde internet okuryazarlığı bilincini oluşturarak; öğrencilerin dijital yurttaşlık kurallarını önemseyen internet kullanıcıları olmalarını sağlamaktır.
Proje, ortaokul 6. Sınıf düzeyi öğrencilerine yönelik tasarlanan sınıf içi etkinlikler ve eğitim materyallerinden oluşmaktadır. 27 ders saati sürecek bir proje. Öğretmenlerin, Bilişim Teknolojileri ve Yazılım Dersi kapsamında uygulayabilecekleri etkinlik ve eğitim materyalleri, bu yaş grubuna göre özel olarak tasarlanmıştır. Öğretmen portalından öğretmenler herbir ders saatinin planını takip edebiliyor. Proje portalı sunumlar, videolar, kartlar, afiş ve çalışma kağıtları ile desteklenmektedir.
Projenin Kapsamı
- İnterneti ne kadar tanıyoruz?
- Internette arama yapma
- Çevrimiçi Kaynakları Değerlendirelim
- Dijital Yurttaşlık
- Dijital Ayak izi ve Çevrimiçi İtibar Yönetimi
- Güçlü parola üretme yöntemleri
- Çevrim içi karşılaşabileceğimiz siber tuzaklardan korunmak
Dijital vatandaş kime denir?
Dijital vatandaş bilgi ve iletişim kaynaklarını kullanırken eleştirebilen, online davranışlarının etik sonuçlarını bilen, ahlaki online kararlar alabilen, teknolojiyi kötüye kullanmayan, dijital dünyada iletişim kurarken ve iş birliği yaparken doğru davranışı teşvik eden vatandaştır.
Siber zorbalık nedir?
Zorbalık konusunda net bir tanım olmamakla birlikte; aralarında güç dengesizliği olan kişilerden, güçsüzün, güçlünün saldırganca ve kasıtlı zarar verme niteliği bulunan davranışlarına tekrarlı olarak ve birçok kez maruz kalması durumuna zorbalık denir.
Elektronik zorbalık: Olayın daha çok teknik yönünü içermektedir. Bu zorbalık kişilerin şifrelerini ele geçirmek, web sitelerini heklemek, spam içeren mailler göndermek ya da bulaşıcı mailler göndermek gibi teknik olayları içerir. Bireysel yapılabileceği gibi birçok kişi tarafından organize bir şekilde aynı anda da yapılabilir.
E-iletişim zorbalığı: Olayın daha çok psikolojik yönünü içerir. Bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak kişileri sürekli rahatsız etme, isim takma, dedikodu yapma internet üzerinden kişiye hakaret etme ya da kişinin rızası olmadan fotoğraflarını yayınlama gibi ilişkisel saldırı davranışlarını içerir. Son zamanlarda bu duruma farklı sosyal medya platformalrında sık sık rastlıyoruz.
Siber zorbalıktan korunmanın yolları Dijital vatandaşlıktan mı geçiyor..
Yasaklayıcı ve cezalandırıcı yaklaşım yerine “preventive” dediğimiz önleyici yaklaşımın uzun vadede daha sağlıklı olduğunu sadece eğitim teknolojileri alanındaki uzmanlar değil, rehberlik ve danışmanlık alanındaki uzmanlar da savunacaktır.
Okullar DİJİTAL VATANDAŞLIK eğitim içeriklerini nasıl oluşturabilirler.?
Bu konuda en zengin ve güvenilir kaynak Common Sense. İçerisinde hem yetişkin hem de öğrenci eğitimleri yer alıyor. Ayrıca anne babaların çocuklarının internet kullanımı konusundaki endişelerine ve çözüm önerilerine de yer veriliyor.
Dijital Pasaport- 3-5 için – oyun tabanlı 5 modul *45dk
Dijital Pusula – 6-9 sınıfları için – story based -Edmodo, Android mobile and tablet app via Google Play for Education as well as iTunes for the iOS 8 modul *45 scorecardları ile assessment yapılabilir.
Bu alanla ilgili yaptığınız çalışmalar nedir?
Peki bu konuda okullarımızda neler yapıyoruz? Öğrencilerimizi nasıl eğitiyoruz, onlara nasıl rol model oluyoruz? Okulumuzda 1:1 programına geçtiğimiz zaman bu konunun önemi daha da arttı. Bu bağlamda da çalışmalarımıza Bilinçli Kullanım Kuralları içeriğini güncelleyerek başladık. Bu çerçevede 5 ana başlık altında programımızı detaylandırdık:
Kendine saygı, kendinizi koruyun, başkalarına saygı, fikir haklarına saygı ve fikir haklarının korunması. Bu başlıklar altında dijital vatandaşlık programına giren öğrencilerimiz alınması zorunlu tutulan bir sınavdan geçiyorlar. Geçene kadar tekrar tekrar sınavı alıyorlar. Bu sınav onlar için dijital hayatta RC öğrencisi olarak bulunma ehliyeti bize göre. Fakat inanıyoruz ki bu eğitim bir seferlik olamaz, süregelen bir yapıda olmalı. Çünkü gelişen teknolojiler dijital vatandaşlığın sürekli ve yenilenen bir müfredatla karşımıza çıkmasına neden oluyor. Sıklıkla öğrencilerin düşünebilecekleri, tartışabilecekleri ve üretebilecekleri öğrenme fırsatları yaratmaya çalışıyoruz.
Okulumuzda etik tüzüğü (honor code) çerçevesinde her öğrenci şu cümlenin altına imza atıyor: “21. yüzyılda yaşamak ve eğitim almak için dijital vatandaşlık ilkelerine kesinlikle saygı göstermek gerektiğini anlıyorum.” Peki bizler bu ilkeleri biliyor muyuz? Ne kadar uyguluyoruz? Ne kadar öğretiyoruz? Ne kadar önemsiyoruz? Bu konunun önemine inanan eğitimciler için işte çok güzel bir kaynak Common Sense Media.
21. yüzyılda teknoloji, beraberinde pedagoji ve içerik o kadar hızlı gelişiyor ve değişiyor ki. Bugün Twitter, Instagram, Facebook’dan sözediyoruz, yarın kim bilir hangi teknolojileri kullanacak çocuklarımız? Yarınlara onları hazırlamak için sadece dijital vatandaş değil “dünya vatandaşı” yetiştirmeliyiz.
Ve tüm eğitimcilere ve ebeveynlere diyoruz ki
Siber Zorbalığa Uğramadan Tedbirinizi Alın!
TEŞEKKÜRLER PINAR KADIOĞLU