Paylaştıkça çoğalır ! demişti Seda .

Bu hafta,  çağrıya bu cümle ile çıkmıştı, kampanyasını duyururken..

LİNE TV proğram konuğumuz Bla Bla Car Türkiye Ülke Koordinatörü Esin İmer di. Yaptığımız söyleşi de , uyguladıkları iş modeli paylaşım ekonomisi üzerine kurulu olduğundan bahsetmişti. Bu iş modelinin fırsatları nedir diye sorduğumda ise güne dair en çarpıcı yanıtı , her ne kadar bu proje Fransadan çıksa da  , ülkemizin bu paylaşım kültürü çok iyi bildiğini ve bunun da onlar için iyi bir fırsat olduğundan söz etmişti.

Yeni bir yıla girerken  bu hafta yılbaşı etkinlikleri kapsamın da  çocuklarım okulda paylaşım şenliği gerçekleştirdi. Amaçları ise hem yılbaşı kutlaması yapmak hem de elde ettikleri  gelir ile ihtiyaç sahiplerine yardım  da  bulunmaktı.

Ofiste ise yaptığımız  yiyeceklerle  sofralar donattık bu ay, evimizin lezzetini paylaştık iş arkadaşımızla ve yeni yılın çoşkusunu  ise halayımıza  ekleyerek bir  mutluluğu  paylaştık…

Bir Nuhun Gemisi çağrısına kulaklarımızı kapatamadık.. Evde kırtasiyelerimizi, okuduğumuz kitapları , aldığımız defterleri paylaştık.. Doğudaki gülen yüzlü çocukların okuluyla  bir sevinci paylaştık..

Yeni dünyanın ve yeni kuşağın iş şekline dönüştürdüğü bu süreç bizler için gerçekten ne kadar tanıdık ve bildik..

Hatıralarıma dokunuyorum bu hafta,

Dedemi rahmetle ve özlemle hissediyorum yüreğimde.  Arabaların çok az olduğu bir dönemde arabası vardı dedemin. Yola çıktığımız da otobüs duraklarının önünden geçerdi ki   gideceği yönde olan insanları arabasına alıp onlara yardımcı olup yolunu paylaşabilsin..

Babannemi   rahmetle ve özlemle hissediyorum yüreğimde. Kapısını çalan herkesi sofrasına oturtur, karnını doyurur  , aşını paylaşırdı...

Komşumuz Kadriye Teyzeyi  rahmetle ve özlemle hatırlıyorum yüreğimde. Mahallede ki tek telefon ondaydı. Mahalleliye  gelen telefonları sahipleriyle buluştururdu. Mahallelinin  heyacanı paylaşırdı…

İmecenin ne olduğunu  ve ne kadar önemli olduğunu anlatırdı  öğretmenimiz.  Ve Paylaşmanın Önemini..

Bizde komşuda ki bitmiş kahve, şeker, tuz dur paylaşmak…

 

Paylaşmak  Anadolunun Ruhudur...

 

Heyacan verici olan ise Y ve Z  kuşakları ise  bu ruhu dijitalleştirip  ortaya kitlelere ulaştıracak sosyal platformlar çıkartıyor olmasında.

Bu ister bir iş modelinde olsun ,isterse bir sosyal sorumlulukta;

İnternetin yaygınlaştırıcı etkisi, platformların birleştiriciliği,   sosyal medyanın gücüyle monolog iletişimden diyologlu iletişime geçişimiz, çevreye -ekosisteme duyduğumuz duyarlılıklar, yaşadığımız ekonomik krizler , az bütçeyle çok iş yapma çabamız, globalleşen bir dünya ve en önemlisi de  Y ,Z  Jenerasyonun , dünyada  daha paylaşımcı ,daha pozitif ,daha üretken olmaları tüm bunları hızlandırıyor. Beğenmedikleri kurumsal işlerde çalışmak yerine, özellikle de internet üzerinden, kendi ekonomik ekosistemlerini kurmak için harekete geçmeleri, yeni paylaşım ekonomisinin temellerini de oluşturuyor aslında …

 

işte sizlere güzel örnekler;

 

.Askıda ekmek var…

Kendi yorumlarıyla..

Kaybetmeye yüz tutan bir gelenek “Askıda Ekmek Var!”; Gücü yetenin aldığı ekmek yanında fırıncıya fazladan sunduğu birkaç ekmek parasının, fırına uğrayan ihtiyaç sahiplerine fırın tarafından dağıtılması üzerine kurulu basit ama etkili bir gelenektir. Muhtaç olanla yardım yapanın birbirini görmeden bağışın yapıldığı bu destekleşme şekli daha önce birçok şehirde; belediyeler, üniversiteler ve sosyal topluluklar tarafından desteklenmiş ve özellikle küçük yerleşim birimlerinde güncelliğini koruyabilmiştir.

https://www.facebook.com/askidaekmekvar

 

.Kullanmadıkları eşyaları paylaşıyorlar…

Kendi yorumlarıyla..

Paylaşıyoruz.Biz , elinde kullanmadığı eşyalara sahip olanlar ile, o eşyalara sahip olmak isteyenleri, tamamen ücretsiz olarak bir araya getirmeye ve geri dönüşümü arttırmaya çalışan bir projedir. Tüm üyeler eşyalarını burada sunabilir veya aradıkları eşya için istekte bulunabilirler. Temel kural, burada sunulan veya aranan her eşyanın ücretsiz olmasıdır.
Paylaşıyoruz.Biz’in amacı, hala kullanılabilir olanlara değerini vermektir; Zaten üretilmiş olanı kullanmakla gereksiz tüketimi azaltabilir, daha az üretime sebebiyet verir ve dünya üzerindeki zararlarını azaltabiliriz. İhtiyaç duymadığımız eşyalardan kurtularak toplumsal katkıda bulunabiliriz.

https://www.facebook.com/groups/paylasiyoruz.biz/

 

Ve dünyayı kasıp kavuran  

www.airbnb.com.tr  iş modeli..

2008’de ortaya çıkarak tüm konaklama alışkanlıklarını  kökten değiştiren bu model otellerden, hostellerden vazgeçip, tanımadığımız insanların evlerinde, odalarında kalmaya ve paylaşmayı başlattı .Çalışma prensibi çok basit. Evinizdeki boş odayı, ya da tüm bir evi sistem üzerinden kiraya veriyorsunuz. Özelliklerini, fiyatını, müsaitlik durumunu belirliyorsunuz. Seyahat edenler de, aynen bir otel rezervasyon sistemini kullanır gibi sistem üzerinden uygun konaklama alternatiflerini karşılaştırıp rezervasyon yapıyorlar..

 

Ve  daha  bir çok  uygulama var dijitalde..

Bakmak  ve görmek arasındaki fark bu olsa gerek..

Şöyle bir kendi özümüzü döndüğümüzde   ve dünyada ki yenilikleri takip ettiğimiz de ortaya daha neler neler çıkartmayız  ki !

 

Sizlerde  iyilikle ve paylaşımla  kalın..

 

 

 

 

 

Yorum yap